Kapak Mesajlar

Asla sırada olmamı beklemeyin! Çünkü ben “ben” olabilmek için çok bedel ödedim.

Kötü bir haberim var, bugün iyi niyetimin son kullanma tarihiydi artık her şey adamına göre!

İsteyen istediği yere gitsin, zincirini kırıp giden iti, ben bir daha kapıma bağlamam.

Bazı insanlar söyleyeceği çok şey varken susar. Varken susar. Çünkü anlayanı yoktur, bilir.

Bazılarından, kendilerini özel ve değerli hissettirdiğim için özür dilerim. Yapıyorum arada.

Sen beni okeyde ki ortağın mı zannettin sevgili? “Bit” dediğinde biteyim, “dön” dediğinde döneyim!

Ne kurulacak bir hayal bıraktın bende, nede yaşanacak bir hayat mutlu musun şimdi?

Küçükken hayvanlarla konuşabilsem diye düşünürdüm. Meğer yıllardır iletişim kurduğum bir sürü hayvan varmış.

Azrail bile ayağıma gelecekse sen neyin tribindesin güzelim?

Dost sanma şanlı vaktinde dost olanı. Dost bil gamlı vaktinde elinden tutanı.

Ben, istemem öyle bir iki günlük sevgili, yüreğin yetiyorsa, bir ömür sev beni.

Ya kırdığın kalbi Allah seviyorsa? Bilemezsin, bilseydin ödün kopardı; dokunamazdın. Mevlâna

Canım benim sağ ol Allah’a şükür sadece moralimiz bozuk, karakterimiz değil.

Ne zaman pişman olursun biliyor musun? Yarım bıraktığını başkası tamamladığında.

Bazılarını alışmış durmadan sevgili değiştirmeye. Haklısınız, çünkü biz alışkın değiliz sevmediğimiz adama seviyorum demeye.

Bizim kimseye şekil koyduğumuz yok. Ama şeklimiz birilerine koyuyorsa sıkıntı yok!

Kendini bir halt sanma; yaprak olsan yel alır. Toprak olsan sel alır. Kıymet bilmezsen bir gün elindekini el alır.

Her şey de bir şey buluyorsun da, benim gönlüm de deniz değil ki, efkârım sahile vursun.

Dışarıda yolunu kaybeden değil de yanımda yerini kaybeden dostlar utansın!

Benim damarlarımda dolaşan kimyasal bir etki sen aşk değilsin güzelim seninki etkiye tepki.

Sende haklısın be arkadaş. Adamlığın kadar konuş dedim ya ondan bu susmaların anlamı.

El üstünde tutulmak için illa tabuta mı girmek lazım?

Bir de soruyor musun? Neyin var? Diye. “Sen yoksun!” be güzelim. Hem de bildiğin gibi değil.

Verdiğin umudu geri aldın ya güzelim, aldığı ahı da güle güle kullan o zaman!

Hani ben kötüyüm ya senin gözünde! Hiç düşünüyor musun acaba sen kaç kuruşluk adamsın, benim gözümde?

Masal kitabı gibisin be prenses, okuması güzel doğrudur ama inanılması çok zor.

Ben hep, bir elmanın yarısı gördüm sevdiklerimi. Ama sürekli onların tarafı kurtlu çıktıysa suç bende mi?

Evet ben değiştim. Ama sadece herkese hak ettiği değeri verecek kadar, değiştim.

Huyunu bilmediğin kişinin suyuna kapılırsın kuyusunda boğulursun!

Demiş ki Mevlâna: Seni seveni zehir olsa yut. Seni sevmeyeni bal olsa unut.

Sahip olduklarına şükretmeyi bilmeyenin, kaybettiklerine isyan etmeye hakkı yoktur.

Öyle insanlar vardır ki; lağıma düşseler, lağımı kirletirler.

Alttan aldık yeteri kadar! Artık herkes ederi kadar!

Kimseden bir şey istediğim yok. Az ötede oynayın yeter.

Pes etmek tarzım değil ama sen savaşmaya değmezsin.

Kırdığın kalbin sahibine iyi bak. Yolun bir gün muhakkak ona çıkacaktır.

Sanırım matematiğim zayıf. Hayatımdan yanlış insanları bir türlü çıkaramıyorum.

Ey sevgili yar, senin de sevgin yalan, yalan dünya gibi senden yalansın.

Tarlan varsa içinde ol. Teknen varsa kıçında ol. İşin varsa başında ol. Eşin varsa yanında ol.

Bu saatten sonra ben tren gibi geçerim sen öküz gibi bakarsın.

Ben seninle toprağa girerim diyenleri çok gördüm, ben öyle diyenleri toprağa hep yalnız göndüm.

Ey gözleri için öldüğüm sevgili yar, mevsimin suçu yok ki. Yokluğun çok soğuk o kadar!

Hiç kimse vazgeçilmez değildir ve hiç kimse kendini vazgeçilmez sanan biri kadar aptal değildir.

Olur olmaz kişilere içini dökersen, döktüklerini yine sen toplamak zorunda kalırsın.

Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öperler.