Salıncak İle İlgili Sözler

Salıncaktaki sevinç gibi hayatın tadı bir gidiyor bir geliyor.

Biz seninle ağaçlara salıncak kurmak için yaratıldık.

Hayat uyum ve uyumsuzluk arasında gidip gelen bir salıncak değil miydi? Anonim

Eskiden hiç çıkmazdık parktan bir köşesinde salıncak, sanki güvercinin uçtuğu gibi süzülürdük havada, şimdi o salıncağı özlüyor insan.

Çocukluk yaptın da gönlümde salıncak mı kurmadım?

Saçlarımda kiraz bahçeleri, salıncak kuruyor dallarına çocuklar.

Hiç bitmeyen dertleri bir salıncakta sallandırsak da her dert bir yere savrulsa, fena olmazdı.

Kimse için üzülme senin kendini astığın ağacın diğer dalında gün gelir üzüldüklerin salıncak kurup sallanır.

Düşmeyi göze almadan binilmiyor salıncağa. Şükrü Erbaş

Söylesene! Ağaçlara salıncak kuruyorlar diye mi öldürüyorlar çocukları? Liya Zerya

Parkta salıncak sırası bekleyen çocuk gibi bekledim seni. Biraz heyecan, birazda salıncağı başkası kapacak korkusu işte. Cemal Süreyya

Dallarına salıncak kurardı çocuklar, hızlı yaşanan bir hayatın şarkılarıydı salıncaklar.

Çocukluk yaptın da gönlümde salıncak mı kurmadım?

Yalanlardan salıncak yaptım, hayalimde göğe uzanıyorum.

Hayat, ufacık bir çocuğun salıncağa bindiğinde söylediği söz gibidir; salla!

Salıncaktan düşen bir çocuk, hiç küser mi parka?

İçimde bir salıncak kurmuş dünya; bir geliyor bir gidiyor.

Sen yeter ki çocukluk yap; gönlümde salıncağın hazır.

Gökten bir salıncak inecek aşağı, seninle bineceği içine, salıncak bizi alıp gökyüzüne çıkaracak.

Hani çocukken hep koşardık da paylaşamazdık ya salıncağı, şimdi yine olsa koşardık bu sefer beraber sallanırdık.

Akşam alacasında gökyüzünde kırılmış bir hilal görüyorum. Salıncak, sahibini düşürmüş, harlı. Sadece bir an. Başımı çevirdiğimde apartman üstümüze doğru inerken.

Kaç yaşında olduğum önemli değil, eğer boş salıncak görürsem sallanırım!